hayatımız açılıp açılıp kapanan
tahta kapılardan ibaret
aralıklı tahtalardan
bazen ışık,bazen karanlık sızan
siyahın tüm tonlarının olduğu
bir gökkuşağı var
kapıların ardında
bize diyor ki bir ses
seç
hangi siyahı istersen.
hayatımız açılıp açılıp kapanan
tahta kapılardan ibaret
aralıklı tahtalardan
bazen ışık,bazen karanlık sızan
siyahın tüm tonlarının olduğu
bir gökkuşağı var
kapıların ardında
bize diyor ki bir ses
seç
hangi siyahı istersen.
attığın taşlardan kanadı yaralandıkça
siner bir köşede gidemez mi sandın benibir avuç teselliye muhtaç mı sandın
duvarları ben ördüm ben yıkarım
zindanımın tuğlaları iyi niyetimse
kötü biri olamam mı sandın
zindanımı kendim yıkamam mı sandın
gökyüzü benim
kanatlarım olmasa da
gözlerim var
başımı çevirir uçarım enginliğinde mavi gökyüzünün
bana ben lazım
kendime yetemem mi sandın???
Yürüyen cesetler gibi geliyor kalabalıklar
Ruhları olmayan çürümeye yüz tutmuş kokuşmuş cesetler
Öyle olmayacak mı eninde sonunda
Herkesin bir mezarı
Çürüyen bir bedeni olmayacak mı
Yalan işte her şey yalan
Doğrular yanlışlar
Günahlar sevaplar
Siyahlar beyazlar
Renksiz olamayacak mı her şey
Eninde sonunda
Ağlayarak geldiğin bu hayatan ağlatarak gitmeyecek misin
........
Kumrularin sesleri kesildi Yaz günleri gibi günaydın demiyorlar bana artık. Olsun . Iyi olsunlar da Varsın başka gökyüzü altında yaşasinla...