26 Ocak 2019 Cumartesi

Kadın

bir şehri sırtına almıştı kadın
gittiği her yere onu taşıyordu
ruhunu hapsettiği şehre
şimdi uzaktan baktı
bunca uzaktan daha net göründü
gri şehri
inkar iyi bir unutma yöntemi olmamıştı hiçbir zaman
ellerinde anılar
bırakabilse  atabilseydi ya ellerinden
ne çok hafiflerdi dünya
unutabilmek  ödülüydü bu dünyanın kimse bilmiyordu
yaşlanmadan ihtiyarlamak istiyordu
unutmak
yüzleşmelerden kurtulmak
dinlediği her yanık türküde
eski yaralarını kanatmamak
yüreğinin tam ortasına saplanan
yıllardır yüreğine yuva kuran paslı bıçağı
çıkarmak
parça parça dökülen gönlünün yıkıntılarının altında kalmamak
aşk için onurundan olmamak
nefes almak değil yaşamak
kimseyi kendinden çok sevmemek
istedi kadın
gidememekten bıkmıştı
ömrünün bu son deminde
kendine gelmek istedi artık kadın.........

................

Ben küçükken en çok yıldızları severdim Bilirdim çoğunun isimlerini olmadı kendim isim verirdim. Ben küçükken gökyüzü daha büyüktü ,daha yakındı yıldızlar Ulaşmak zor değildi sevdiklerime İnsanlar tek tip değildi Ben küçükken Sevmek ,hayal kurmak zor değildi....

23 Aralık 2018 Pazar

yama

yazıp yazıp sildi kadın ona dair yazdığı tüm tümceleri
gereksiz fazla derindi
bunca yüzeysellik içinde
boğulmaya ne gerek vardı
kendi karanlık deryasında
......
doğru ya herkes herkese öylesindeydi artık
hep unutuyordu bunu
kimse ciddiye almıyordu bu zamanda  sevdalıkları
kimse türkü yakmıyordu artık
acı çekmiyordu kimse  bir anı uğruna
bunca yanlış içinde yama gibi duruyordu onun doğrusu
..........


7 Aralık 2018 Cuma

Aralık

bir aralık daha geçer ömrümüzden
kapı aralığından bakan beyaz bir kedi gibi
usulca,soğuk,ürkek....
sen şimdi mevsimlerle de kavga edersin
kar tanesine bile ak değil kara dersin
ne kadar çamur topladıysan zihnine
küfür küfür dökersin....

bir Aralık daha geçer ömrümüzden
belki de bu sonuncu bilmeden
savaşla ısıtırım sanıyorken gönlünü
işte hep böyle arafta kalacaksın
yaşadığın acı henüz provası kendine diktiğin keder gömleğinin
izlemek gerek bazen hayatı
dahil değilmiş gibi
hiç olmamış gibi
yüksek bir yere çıkıp izliyorum
bir Aralık daha geçecek tam ortandan
deler gibi.....

9 Kasım 2018 Cuma

ESKİ RESİM

dünyanın bir yerinde sarı saçlı, sarı benizli bir kadın
sarı yapraklar içinde kendini unutuyor
güneş gözlerini alırken
dünyanın kim bilir neresindeki
eskimiş bir aşkı, sararmış bir resmi yırtıp atıyor.............
..................................................................


dünyanın bir yerinde içtiği sigaradan bıyıkları sararmış adam
terkedilmiş   boş bir  bankta bir hayalle oturuyor
bir sevip
en çok da dövdüğü o hayali
bir türkü içine hapsedeli beyni nasırlaşıp
yüreği küf kokarken
sımsıkı sarılıyor o eski resme...................







15 Ekim 2018 Pazartesi

.........

yazamıyorum artık evet
çünkü ben gittim
artık  sen şair
ben şiirim.....

30 Temmuz 2018 Pazartesi

GÖÇ

hadi hazırlan vakit tamam
yükün ağır
yolun uzun
ardımdan bir yağmur dökersin gökyüzü
gözyaşı istemez
alacağımı aldım
göç vakti.... 

şehirlere küsülmez
öğretti bunca zaman yaşadığın tüm garip şehirler
ki garip insanlarla doluydular
kimse hakkını helal etmez gerçekte
sözdedir o
ama sen hakkını helal et gri şehrim
az şiirleşmedik
bozkırın asi grisi
hoşça kal
göç vakti..........

türküler söyler,
şiirler yazardık
sever
aldanırdık
pembe rüyalar görür
gerçek sanardık
yalnızlaştırılmış,
fanus içinde yaşayan
hafızası inadına güçlü balıklardık
araftaki ruh kadar 
ortasındaydık tüm yolların....
bazen gitmek ,kesmek tek seçenektir
kötü huylu bir tümörü
mutsuz eden şarkıları,
karanlık ,sapa yolları
kestim.
gidiyorum.
hoşça kal asi gri şehrim
göç vakti.


 Kumrularin sesleri kesildi  Yaz günleri gibi günaydın demiyorlar bana artık. Olsun . Iyi olsunlar da Varsın başka gökyüzü altında yaşasinla...