6 Aralık 2016 Salı

Şiire Sürgün

bir şiire sürgün ettim kendimi
hayatımdaki tüm devrik mutlulukları
devrik cümlelere hapsettim
buzlu dağlara ekilmiş
kuruyacağı baştan belli bir zeytin ağacıydı umutlarım
kaderi sürgündü........

hayat hizadan çıkardıkça
ben de sözcükleri hizaya getirdim
bazen  askerlerimdi sözcükler
bazen gerillalarım
savaştılar hep birbiriyle
her savaş gibi
kazanan hiç olmadı
bir şiire sürgün ettim
sardunyaları,zeytin ağacı kokusunu,
eski bir mezarlıkta kuru otlar arasında kaybolmuş
adsız bir mezar taşını
yüzünü hiç görmediğim
sadece rüyalarımda konuşan o gölgeyi
bir şiire hapsettim
sarı bir takvim yaprağını ki üzerinde el yazın vardı
ne kadar değersiz /ne kadar değerli....
bir şiire hapsettim tüm ikilemleri
aşk vazgeçişti
her roman ,her şiir böyle derdi
vazgeçemedim.
bir şiire hapsettim.....................









Hiç yorum yok:

 Kumrularin sesleri kesildi  Yaz günleri gibi günaydın demiyorlar bana artık. Olsun . Iyi olsunlar da Varsın başka gökyüzü altında yaşasinla...